Tacizcileri Uzakta Aramaya Gerek Yok!

19.04.2008, Radikal Gazetesi

Polise başvuran mağdurlar tedaviye alındıklarında 'akut stres bozukluğu', 'travma sonrası stres' gibi rahatsızlıklar yaşadıkları anlaşılıyor.

Taciz vakalarında saldırganların yarıya yakını 'tanıdık' çıkıyor. Mağdurların yüzde 18.9'u 11 yaşın altında. Taciz olayı daha çok mağdurun evinde gerçekleşiyor

19/04/2008
BUL - Türkiye, İtalyan 'barış gelini'ne yönelik tecavüz ve cinayet olayını konuşurken, cinsel saldırı iddiasıyla başvuranlarla yapılan bir araştırma, saldırganların büyük oranda tanıdık çıktığını ortaya koydu.
Düzce Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı'ndan Yrd. Doç. Dr. Bora Büken, Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı'ndan Yrd. Doç. Dr. Erhan Büken ve Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı'ndan Doç. Dr. Zerrin Erkol, Düzce Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı'na cinsel saldırı iddiasıyla başvuran bir grupla araştırma gerçekleştirdi. İncelenen 53 olgudan 44'ünü kadınlar oluştururken, saldırıların 59 erkek saldırgan tarafından gerçekleştirildiği belirlendi. Araştırma özetle şöyle:

Mağdurların yüzde 18.9'u 11, yüzde 69.8'i ise 18 yaş altında. Saldırganların ise yüzde 68.8'sini 11-30 yaş arası grubun oluşturduğu tespit edildi. Okuma yazması bulunmayan üç mağdurda da zekâ geriliği saptandı.

Saldırıların gerçekleştiği sürecin 10 yıllık bir zaman dilimini kapsadığı belirlendi. 25 mağdur cinsel saldırının bir kez, 21'i ise beşten fazla sayıda gerçekleştiğini iddia etti.

Araştırma, bu suçlarda saldırganı hiç de uzakta aramamak gerektiğini gösterdi. Buna göre, saldırganların yüzde 43.4'ü tanıdık. Yüzde 13.2'si önceki sevgili, yüzde 11.3'ü koca, yüzde 7.5'i biyolojik baba, yüzde 7.5'i de yakın erkek akraba.

Mağdurların yüzde 22.6'sı, saldırganla ilk ilişkilerinin kendi isteğiyle olduğunu, daha sonra cinsel ilişkiye zorlandıklarını söyledi.

Olay yeri, büyük oranda mağdurun evi. Buna göre, olguların yüzde 54.7'si evinde, yüzde 35.8'i açık alanda, yüzde 3.8'si de inşaat alanı ve terk edilmiş binada cinsel saldırıya uğradı. Erkek mağdurların yüzde 66.7'si açık alanda cinsel saldırıya maruz kaldığını söylerken, bir erkek mağdur ise işyerinde cinsel saldırıya uğradığını ifade etti.

Oğuların yüzde 64.15'inin ilk başvuru yeri savcılık olurken, sadece yüzde 3.77'si hastaneye gitti.

Mağdurların yüzde 20.8'i ilk 24 saat, yüzde 5.7'si 72 saat içinde şikâyetleri sonucu ilk muayeneye alındı. Kısa bir süre içinde Adli Tıp Ana Bilim Dalı'na gönderilen yedi olguya akut stres bozukluğu, olaydan altı ay sonra yeniden muayeneye gönderilen 10 olguya da travma sonrası stres bozukluğu tanısı konuldu. Ne yapmalı?
Çalışmayı yorumlayan Yrd. Doç. Dr. Bora Büken, cinsel saldırı konusunda sağlık personelinin yeterli bilgiye sahip olmadığını belirterek, olay yeri incelemesi ve olay sonrasında hemen muayene gibi unsurların da önem taşıdığını vurguladı. Büken, ayrıca halkın eğitimi açısından bu tip bir olayla karşılaşan mağdurların, en geç 72 saat içinde banyo yapmadan ve tuvalete gitmeden, ilgili birimlere başvurması gerektiğini de işaret etti. Araştırmanın öneriler bölümünde, yasal düzenlemelerin yanı sıra, sosyal hizmet ağının yaygınlaştırılması, rehberlik ve rehabilitasyon merkezlerinin geliştirilmesi istendi.