14 Ekim 2010

MEDİZ'den Medyaya Çağrı: Kadınlara Yönelik Suçlara, Tacize, Tecavüze Ortak Olmayın!

Kadınlara yönelik tecavüz gibi cinsel suçların medyada hala pornografik reyting-tiraj malzemesine dönüştürüldüğü, suçun işlenişine dair her tür detaya yer verilen, hatta mağdur kadınların fotoğraflarla metalaştırılarak, haklarındaki tüm detayların ifşa edildiği haberleri, bizler, dehşetle izliyoruz! Ama yalnızca dehşetle izlemekle kalamayız! Başta medya mensupları olmak üzere bu toplumda yaşayan her kişi bu dehşeti sona erdirmekle sorumlu...
Tecavüz gibi suçları böyle haberleştirmek bir taraftan bu suçlara maruz kalan kadınları şikayetçi olduğu durumda kimliğinin medya tarafından ifşa edilmesi korkusuyla sindiriyor ve suçlunun üzerine gidilmesini engelliyor, bir taraftan da, kadınlara yönelik taciz, tecavüz gibi cinsel suçları meşrulaştırıyor, cezasız kalan suçlar benzer suçları teşvik edebiliyor!

Suç İşliyorsunuz!
Tecavüze uğrayan bir oyuncu bu konuda haber yapılmamasını istediği halde Hürriyet, Posta ve Vatan gazeteleri tarafından yapılan haberlerdeki yedi yanlışı aramak gerekmiyordu, zaten apaçıktı. Örneğin 19 Kasım günü, Hürriyet'in ana sayfasında yer alan haberde tecavüze uğrayan kadını tanımamak neredeyse imkânsızdı! Kullanılan fotoğraf tüm tecavüz mitlerini (mini, dar, kırmızı giymek vb.) destekleyecek nitelikteydi, mağdurun kırmızı, dar, mini bir elbise giydiği bir resmi seçilmişti! Fotoğrafın kime ait olduğunun anlaşılmasını engellemek yerine kim olduğunu hepimize hatırlatmak istercesine sadece gözleri kapatılarak kullanılmıştı. Haberde adeta kadının fotoğrafından da tanınmaması ihtimali göz önüne alınarak, daha önce yer aldığı dizi film ve sinema filmleri listeleniyor, üstüne bir de tecavüzün nerede ve nasıl yaşandığı tekrar tekrar tüm ayrıntılarıyla anlatılıyordu.
20 Kasım'da, Hürriyet'in Kelebek ekinde magazin köşesi olan bir yazarın bu olayla ilgili görüşleri gazetecilik derslerinde örnek vaka olarak kullanılabilecek nitelikteydi! Yazısına A.A'nın iyi arkadaşı olduğunu belirterek başlayan Cengiz Semercioğlu "tecavüz her yerde haber değeri taşır" diyerek bu tür "habercilik anlayışını" savunmaya devam ediyordu...
Dahası Var! Yine 20 Kasım'da, Kanal D'de yayınlanan Esra Ceyhan'la programına işlediği tecavüz suçlarını detaylarıyla anlatabilen, anlatmasına izin verilen bir tecavüzcü bağlanıyordu. Bu konudaki hukuki ve toplumsal sorumluluklarını göz ardı eden program yapımcılarının hiçbir müdahalesi olmadan, tecavüz ve taciz eylemlerini detaylarıyla ve kadınları itham ederek anlatabiliyordu.
Hatırlatıyoruz ki, Basın Kanunu'nun 21. maddesine göre, süreli yayınlarda (...) Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddelerinde tecavüz/cinsel şiddet olarak tanımlanan suçların mağdurların, kimliklerini açıklayacak ya da tanınmalarına yol açacak şekilde yayın yapılması suçtur! Tecavüzün verdiği hasarı artıracak, tecavüze ortak olacak her tür yayın da kamuya karşı bir işlenmiş bir suçtur!
Tecavüze Ortak Oluyorsunuz!
Tecavüze uğrayan bir kadın, konunun medyada yer alışına dair: "Haber değerim var, insan olarak değerim hiç yok. İnsanlar, medya, basın çalışanları bunun üzerine biraz düşünmeliler. Çünkü haber değeri ile insan değeri arasında seçim yapmak gerekiyor." diyor. Siz medya çalışanları bu sözlere kulak tıkayabilir misiniz? Tercihinizi tiraj-reyting -haber değerinden yana kullanmaya, bir kişinin bedensel-zihinsel bütünlüğüne karşı işlenen en ağır suçlardan biri olan tecavüze haber ve fotoğraflarınızla ortak olmaya devam edecek misiniz?
Kadınlara Karşı İşlenen Tüm Suçlara Ortak Olmamak İçin:
1-Kamuoyunu bilgilendirme açısından özel bir önemi ya da yararının olmadığı durumlarda tecavüz, taciz, istismar gibi suçlar haberleştirilmemelidir.
2-Tecavüz gibi cinsel suçlar kamuoyunu bilgilendirme açısından özel bir önem taşıdığında da, mağdurun izni olmaksızın yayınlanmamalıdır.
3-Özel bir önem taşıyan ve mağdur tarafından yayınlanmasına onay verilen tecavüz, taciz, istismar haberlerinde de mağdurun kimliğine dair açık ya da örtük bu kimliği deşifre edecek hiçbir bilgi verilmemelidir.
4-Tecavüz gibi cinsel suçların yukarıdaki koşullar doğrultusunda haberleştirildiği durumlarda, suçun işlenişine dair hiçbir ayrıntıya yer verilmemeli, suç reyting-tiraj gibi gerekçelerle pornografi malzemesi haline getirilmemelidir.
5-Televizyonlarda da, yine, bu suçlar haberleştirilirken aynı hususlara dikkat edilmeli, ayrıca suçun ayrıntılarıyla kurgulanmış canlandırmalarına yer verilmelidir.
6-Bu tür suçların ‘nedenleri' suçu meşrulaştırıcı biçimde araştırılmamalı, tecavüzcülere, tacizcilere ve bunların işledikleri suçu savunan ifadelerine yer verilmemelidir.
7-Gazeteler, kadınları metalaştıran arka sayfa güzeli ve benzeri fotoğraf, görsel kullanımına son vermelidir.
8-Başta internet medyası olmak üzere tüm medya özel hayatı teşhir ve ifşaat alanı olmaktan çıkarılmalı, özel hayatı, kadınların duygusal-bedensel-zihinsel dokunulmazlığını ihlal eden haberlere yer verilmemelidir.

Başta yöneticiler ve editörler olmak üzere tüm medya mensuplarını bu hususları uygulamak konusunda sorumlu davranmaya, tecavüze ortak olmamaya çağırıyoruz.
MEDİZ- Kadınların Medya İzleme Grubu

Hiç yorum yok: